Sonucu Daralt
Yayıncı Kategori
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 25 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Vatan şairi Namık Kemal’in Vatan yahut Silistre adlı oyunu, tiyatro yazınımızın ilk önemli yapıtıdır. Yazar, konusunu ünlü “Silistre müdafaası”ndan alan bu oyununda “Osmanlı kahramanlığı”nın birer örneği olan kişileri aracılığıyla “vatanı için ölmek” tezini coşkulu bir dille işler. Sahnelenen ilk oyun olarak kabul edilen Vatan yahut Silistre’yi okurken de zevk alacaksınız.
10 TL.
Yazınımızın önemli başyapıtlarından Eylül romanının yazarı Mehmet Rauf’un Define ve devamı Kan Damlası adlı romanları, polisiye roman türünün sürükleyici örneklerindendir. Define’de, Divan şairi Fuzûlî’nin Divan’ındaki kimi sözcüklerle şifrelenip nerede gizlendiği belirtilen altın paraları ve mücevherleri arama serüveni, anlatılır. Define yayımlandığı dönemde olduğu kadar, bugün de aynı zevkle ve heyecanla okunacak usta işi bir romandır.
10 TL.
Edebiyatımızın ilk gerçekçi-psikolojik romanı sayılan Zehra, 29 yaşında ölen Nâbizâde Nâzım'ın tek romanıdır. Yazar bu kitabında kıskanç bir kadının çevresindekileri nasıl mahvettiğini romancılığımızda ilk kez görülen bir derinlik ve gerçekçilikle verir. Kitapta, Zehra'nın eşi Suphi'nin üç farklı kişilikteki kadınla; Zehra, Sırrıcemal ve Ürani'yle karmaşık aşk ilişkileri ve bu ilişkilerin felaketle sonuçlanması anlatılır.
23 TL.
Milli Edebiyat akımı sanatçılarından Ahmed Hikmet Müftüoğlu'nun Çağlayanlar isimli kitabındaki tüm öyküler, yazarlığının olgun döneminin ürünleridir. Bu öykülerde Türk tarihini yüceltir ve içinde yaşadığı dönemin gençlerine dilde, kültürde ve toplumsal yaşamda ulusallaşmanın yollarını gösterir. Bu öykülerdeki kimi düşünceler, güncelliğini yitirmişse de, günümüz için yine de dersler çıkarılacak ve kılavuz kabul edilecek ilkeler içermektedir.
23 TL.
Özellikle Mehmet Rauf'tan etkilenen Safvet Nezîhî'nin Zavallı Necdet romanı, olanaksız bir aşkın ve öç alma tutkusunun öyküsüdür. Ustalıklı kurgusuyla dikkat çeken Zavallı Necdet, etkileyici ve sürükleyici üslubuyla yazınımızda popüler roman anlayışının ilk ve önemli örneklerinden biri olarak kabul edilmektedir. Romanın baş kişisi Necdet Feridun'un başından geçen bu acıklı aşk serüveni, kuşaklar boyu okurları derinden etkilemiş, defalarca basılmış ve filme çekilmiştir.
24 TL.
Anneler, emzirmeden sonra bebekleriyle ilk duygusal ilişkiyi ninniler yoluyla kurarlar. Bu nedenle ninniler, şiirsel ve ezgisel yönü dışında da annenin sevgisini, kaygılarını, deneyimlerini dile getiren bir içerik kazanır; bu içerik, çocuğun bilinçaltına depoladığı ilk hayat okulu bilgileridir. Özünde ana sevgisi ve şefkati bulunan ninniler, bebeğin bilinçaltına ezgilerle girerek onun sevgi ve hoşgörü iklimine kapı açmasının ilk adımı olurlar. Ana dilin ezgisinin kavranmasında, ninnilerin katkısı büyüktür.
20 TL.
Henüz On Yedi Yaşında, Ahmed Mithat Efendi'nin Doğalcılığa yöneldiği romanıdır; kahramanı Kalyopi'nin başından geçenleri anlatırken, yaşadığı dönemdeki Beyoğlu fuhuş dünyasını da, gerçekçi bir anlatımla gözler önüne serer; genç bir kızın fuhuşa sürüklenmesinin nedenlerini araştırır ve nasıl kurtulabileceği konusunda, ahlâkçı bir bakış açısıyla öneriler getirir. Peki, Kalyopi düştüğü fuhuş batağından nasıl kurtulacaktır?
30 TL.
Mehmed Murad'ın 19. yüzyılın son çeyreğinin siyasal görünümünü resmeden Turfanda mı, Yoksa Turfa mı? adlı yapıtı, yazınımızda ilk siyasal roman örneklerinden biridir. Romanın baş kahramanı Mansur, bir az da yazarı Mehmed Murad'ı çağrıştırır; siyasal düşünceleri nedeniyle acı çeken, her şeye karşın toplum yararını kişisel çıkarından önde tutan ve bu yolda hiç bir özveriden kaçınmayan olumlu bir kişilik... Mehmed Murad, bu kişiliğin siyasal savaşımlarını anlatırken, dönemin gençliğine bir insanlık ve yurttaşl
33 TL.
Râsim'in Musavver Mâlûmât dergisinde çalıştığı yıllarda (1895-1903), haftalık ve gündelik nüshalarda Ma'lûmât-ı Üsbûiyye ve Şehir Mektupları başlığı altında çıkan tüm yazılarını derleyen Şehir Mektupları, İstanbul'un o dönemdeki panoramasıdır. Canlı bir anlatımla ve gözleme dayanarak yazılmış olan bu metinlerde İstanbul'un toplumsal yaşamı, dertleri, dedikoduları, mevsimleri, yiyecek ve içecek kültürü; bütün boyutlarıyla betimlenir. Elinizdeki kitapta, bu yazılardan seçilmiş parçaları, günümüz diline uyarla
24 TL.
Mehmet Celâl'in kendi yaşamından da izler taşıyan Küçük Gelin, bir aşk romanıdır. Aşk kırgını olan Cemal, göçmen kızı Fahriye ile evlenir. Ama yazgı, ona verdiği mutluluğu, acımasızca elinden alacaktır. Küçük Gelin, XX. yüzyılın başındaki İstanbul'dan etkileyici görünümlerle örülü, popüler bir romandır.
20 TL.
Cemil Süleyman'ın Siyah Gözler'i, Servet-i Fünûn yazarlarının, özellikle Mehmet Rauf'un yazınsal etkisini taşır ve dönemin ger- çekçi anlatısının söylemine kör bir tutkunun tragedyasını ekler. Kendisinden çok genç bir delikanlıya büyük bir aşkla bağlanan, orta yaşlı dul bir kadının öyküsüdür bu.
20 TL.
XIX. yüzyıla kadar Türk yazınında gezi tü- rünün pek zengin bir birikimi olduğu söylenemez; ancak bu yüzyılın son çeyreğinde pek çok gezi yapıtı yayımlanmıştır. Cenab Şahâbeddin, 1917-1918 yılları arasında Tasvir-i Efkâr gazetesi hesabına yapmış olduğu Avrupa gezisi gözlemlerini içeren Avrupa Mektupları'nda, gezip gördüğü ülkeleri doğulu bir sanatçı gözüyle değerlendirir, dolaylı olarak Osmanlı ülkesiyle karşılaştırır ve günümüz açısından da önemli sonuçlara varır. Cenab Şahâbeddin'in ülkemiz açısından deği
24 TL.
A. Mithat Efendi'nin Acâib-i Âlem (Dünyanın Olağanüstülükleri) adlı yapıtı, yazınımızda gezi romanı, öteki adıyla yolculuk romanı türünün ilk ve en başarılı örneğidir. Subhi Bey ve yakın arkadaşı Hicâbi Bey'in, dünyanın olağanüstülüklerini görmek amacıyla Kuzey Kutup dâiresine yolculuklarını anlatan yapıt, Jules Verne'in romanlarında olduğu gibi okuru bilmediği, ilginç yerlerde gezdirir; hiç bilmediği şaşırtıcı insanlarla tanıştırır. Bu yolculukta kahramanlarımıza, Subhi Bey'le aralarında sonradan aşka dönü
40 TL.
Ahmed Mithat Efendi'nin ilginç romanlarından biri olan Dürdâne Hanım, bir öc alma öyküsünü anlatır. Acem Ali bey ya da öteki adıyla Ulviye Hanım, Dürdâne Hanım'ın öcünü, onu aldatan çapkın Mergub Bey'den nasıl alacaktır? Ya da alabilecek midir? Ya da, bakalım Dürdâne Hanım, öcünün alınmasını istemekte midir? Yazar bu soruların yanıtlarını, meraklandıran ve heyecanlandı- ran bir anlatımla veriyor.
24 TL.
Romanlarında okurlarını hem eğlendirmeyi hem de eğitmeyi amaçlayan Ahmed Mithat Efendi'nin amacına en çok ulaşan yapıtı Felâtun Bey ile Râkım Efendi'dir. Yazar, özyapıları birbirlerine bütünüyle zıt kahramanlarından Râkım Efendi'yi betimlerken örnek olarak kendisini almıştır. Felâtun Bey, Râ- kım Efendi'nin fotoğraf negatifi gibidir. Bu ikilinin yaşamlarına iki İngiliz kız kardeş ve aileleri girer ve Ahmed Mithat Efendi'nin yazınımızın belki de ilk güldürü öğeleri içeren romanındaki olaylar böylece başlar.
27 TL.
Yazınımızın önemli başyapıtlarından Eylül romanının yazarı Mehmet Rauf'un Define ve devamı Kan Damlası adlı romanları, polisiye roman türünün sürükleyici örneklerindendir. Kan Damlası, vahşice işlenen iki cinayetin kaatillerinin yakalanması sürecini anlatan ve yayımlandığı dönemde olduğu kadar, bu gün de aynı zevkle ve heyecanla okunacak usta işi bir romandır.
18 TL.
Eylül, mutlu bir evlilik sürmesine karşın eşi Süreyya Bey'in arkadaşı Necib Bey ile gizli bir aşk yaşayan Suad Hanım'ın çıkmazları- nı, dönemine göre oldukça derin ve ayrıntılı bir psikolojik yaklaşımla ele alıyor. Bu özelli- ğinden ötürü Eylül, Türk edebiyatının ilk psikolojik romanı olarak kabul edilmektedir. Bir yaz, Boğaziçi'nde bir yalı kiralayan Süreyya Bey ile Suad Hanım'ın aile dostu Necib onları sık sık ziyaret eder, gece yatılarına kalır. Necib Bey'in derin bir saygı beslediği Suad Hanım'a ilgisi
33 TL.
Eski geleneğin kimi kalıplarını sürdürmekle birlikte, Taaşşuk'u Tal'at ve Fitnat (Talât ve Fitnat'n Aşkı), yazınımıza Batılı yöntemle yazılmış roman türünün ilk örneği olarak kabul edilmektedir. 18 yaşında yetim bir çocuk olan Tal'at Bey, bir yaşındayken öksüz kalan, babasını tanımayan bir kız olan Fitnat'a ilk görüşte âşık olur. Ancak kızı sokağa bile çıkarmayan tutucu bir adam olan babalığı tütüncü Hacı- baba aksi, dediğim dedik bir adamdır ve üvey kızına kendi ölçütlerine göre bir koca bulmak istemektedi
24 TL.
Sâmipaşazâde Sezâi Sergüzeşt'te, küçük yaşta Kafkasya'dan İstanbul'a esir olarak getirilen Dilber'in değişik konaklarda yaşadığı yürek burkan serüvenini anlatır. Harputlu Mustafa Efendi'nin konağında küçük bir hizmetçi kız olan Dilber; Celâl Bey'in önce oyalanacak bir köle, sonra sevgili olarak gördüğü Dilber; Mısırlı zenginin konağında ise odalık olmaktansa ölümü göze alan Dilber. Bu türden bir anlatım yazınımızda ilktir.
20 TL.
Ferdâ-yı Garâm (Aşkın Yarını), Mehmet Rauf'un Eylül'den sonra, en önemli romanı- dır. Sermed'le Mâcid'in, çocukluk yıllarında düşmanlıkla başlayan, ilk gençlik çağlarında büyük bir tutkuya dönüşen aşklarının hü- zünlerle, hep ferdâ-yı garâm kaygılarıyla gölgelenişini, Servet-i Fünûn anlayışıyla öykülemektedir. Bu içli aşkın kahramanları için aşk, yaşanmışlığıyla değil, hayâl edilişiyle vardır ve onlar, bu aşkı en içten duyabilecekleri çağlarında, vazgeçişin dayanılmaz çekiciliğine kapılırlar.
20 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 25 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1